Şiirler
Daha da konuşulmaz
Yaşadığın acıyı iyi biliyorum
O acıda seni
Daha da susulmaz
...
Sudan gebe kalan
Kızları yok artık kavmimin
Gökten servi çatalına düşen
Mavi ışıklı güzelleri
Ama ben hala
Bir ağaca
Bir kayaya
Sarılı uyandığımdan olacak
Ağzım burnum kanlı
Adını her söylediğinde
Yedi adım yanaşıyor
Aşk
Sanki yaptığım
Lanet bir yılanı anmak
Bir altın yaya
Üç yağlı ok
Demir boynuzlu bu ulak
Boz yelesini savurarak
Ataların diliyle konuşuyorum bak
Atamadığım öfkemle
Kırk ocak yakıp
Kırk ateşte
Kırk duayla
Kırk hamallı
Kırk anahtarı
Kırk akıllının
Kırk azmasında
Cayır cayır yaktım
Her yüzünde bir ağzı
Her ağzında bin dili
Kırkıncı gününde
Al ejderi uykulu uykulu
Bastım
Yani günü dolu
Gecesi ateş püsküren
Bir ömür bizimki
...
Yaşadığın şehri iyi biliyorum
O şehirde seni
Daha da konuşulmaz...